Asıl çılgınlık bu açlık ve yoksulluk ortamında, bir yeri kazıp, içinden su doldurmaya ve çevresinde yeri rant alanları yaratmaya (yani zenginleri daha da zengin etmeye) milyarlarca dolar harcayacak olmaktır. Başka bir çılgınlık aramaya gerek yok. Yoksa, her şey planlanır, kaynaklar oraya aktarılır; yapılamasa da, yapılma yolunda o paralar harcanır.
Hep hoşuma gitmeyen, çocukça bir davranış olarak görmüşümdür, kendisine ya da kendisinin yaptığı bir “şeye” bazı sıfatlar koymak. Örneğin: “Ben var ya ben, çok deliyimdir!” gibi. Siz bir takım davranışları ortaya koyarsınız, birileri de size gerekirse o sıfatları verir. Kendiniz çalıp, kendiniz oynamazsınız. Tabii ki Başbakan iseniz ve arkanızda müthiş bir ekonomik güç, medya gücü varsa kendiniz çalarsınız ama oynayan tüm ülke olur. Hep birlikte oynuyoruz işte. Bugün gazeteleri açın bakın. Başbakan’ın kendi koyduğu sıfatla, yaratıcılıktan ve sorgulayıcılıktan uzak manşetler, haberler.
Bir politikacı, bir vaad ortaya atıyor sonuç olarak. Başlansa bile, olup olmayacağı bilinmeyen; gerekliliği ise zaten yaratılan büyü içerisinde sorgulanmayan bir vaad. Milyonlar insanın hayatını hemen doğrudan etkileyecek, bütün ülkenin ve Dünya’nın yaşamını ise dolaylı olarak zaman içerisinde etkileyecek bir vaad. Peki kime soruluyor bu? Düşünsenize, halk bir çılgınlık yapıp, bu neye yarayacağı belli olmayan projeyi kabul etmezse ne olacak? Kimseye sorulmadığı açık. İnternet üzerinden yapılan anketlerde ise en kötü %50 hayır çıkıyor ve bu üç seçenekli anketler. Yani bir eşitlik değil, farklı bir kabul etmeme durumu var. Yoksa, AKP Genel Başkanı’nın asıl çılgın vaadi, “biz ülkenin haritasını değiştiririz, orayı deler, burayı kaldırır, boğazdan geçen petrol gemileri rahat etsin diye ormanları yok ederiz ve kimseye sormayız” mıdır? Demokrasiyi, insanın yaşadığı yer ile ilgili söz söyleme hakkının iyice elinden alınması mıdır AKP’nin 2023 vizyonu? Partiyi bir şirket, Genel Başkanı bir patron, ülkeyi de iş yapılan “alan” olarak mı görmektir 2023 vizyonu? Bunu yaparken de hiçbir şeye dikkat etmeyeceğini de açıkladı patron! Çanakmış, çömlekmiş, otmuş, böcekmiş, ağaçmış, canlılarmış, doğaymış, ekosistemmiş… İnsan merkezli bakış ile bile kabul edilemeyecek cümleler!
Daha nereye yapılacağı bile belli değil. (Gerçi tabu kayıtlarına bakara bunun nereye yapılacağını tahmin etmek çok güç olmasa gerek. Bu da bir rant yaratma yöntemi nasıl olsa.) 2 yıl kadar bir süre olup olmayacağı üzerine araştırmalar yapılacağı söyleniyor. Seçim öncesinde gündemin tozunu dumanına katıp, 2 yıl sonra da, “Biz böyle bir şey dedik ama olmuyormuş!” denirse ne olacak? Kim hatırlayacak bu kadar şaşalı tanıtımları, uçuk kaçık planları?
Son bir söz de medyaya. AKP’nin müthiş bir medya gücü var. Başta TRT ve onun kanalları. Ana haberde mitinglerin tekrarlarını verecek kadar gönülden bağlılar. Başka kanalları, gazeteleri saysam sayfalar dolar. Peki bunlardan bir tanesi bile “bu toprağı kaz, kumu at, içine su doldur, çevresine bir sürü yapı yap” projesine harcanacak paraların kaynağını sormayacak mı? Yoksa kaynak sormayı sevdiklerini biliyoruz. Ülkenin kaynağının olmadığını da biliyoruz. Türkiye’nin her aileye 600 tl verecek kadar kaynağının olmadığını ben o gazetelerden okuyorum, o tvlerden dinliyorum. 600 tl vermenin daha ötesinde, eşitlik, adalet ve özgürlük sağlayacak vaadlere ise zaten hiç yer vermiyor bu kanallar, gazeteler. Şimdi de bu projenin kaynağını sormalarını beklemek çok mu haksızlık olur onlara?
TDK çılgınlığı şöyle açıklamış: “Aşırı davranış”. Bu kadar yoksulluğun, işsizliğin olduğu bir ülkede aşırı davranış, iş ve gelir adaletini sağlamak mı? Yoksa sağı solu kazıp, içinden su geçirmek mi?
Bir Cevap Yazın